Bolu’da bulunan Grand Kartal Otel’de meydana gelen yangında 76 kişi hayatını kaybederken 51 kişi de yaralandı. Faciada hayatını kaybedenlerin cansız bedenleri hastane morgunda yer kalmadığı için bir tavuk firmasına ait tırın dorsesinde taşındı ve bu durum büyük tepkilere sebep oldu. Olay sırasında TIR’ın Bolu Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü tarafından gönderildiği öğrenildi.

Hayatını kaybeden vatandaşların yakınları, üzerinde kızarmış tavuk resimleri bulunan bir tırın dorsesinde sevdiklerinin cansız bedenlerini teşhis ederek teslim aldı. Bu durum, facianın sekizinci gününde yeniden gündeme oturdu.

Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel yangını davasının sekizinci gününe girildi. Mahkeme salonunda konuşan acılı anne Mesude Turan, 11 yaşındaki kızı Mina Akisli’nin ölümüne dair şunları dile getirdi:

“Onlar sadece üç günlük bir tatil için gitmişlerdi… En çok tavsiye edilen, en lüks otel diye tercih etmişlerdi. Büyük bir mutlulukla gittikleri otelden ceset torbasıyla çıktılar. O gün kızım babasıyla ve babaannesiyle oteldelerdi. Şenol, oteli internette çok araştırmış. 3 günlüğüne gitmişlerdi. Güle oynaya gittikleri otelden cenazeleri geldi. 7010 numaralı odada kalıyorlardı. 7. katta Genel Müdür Emir Aras ile eşiyle aynı katta kalıyorlardı. Hiç kimseye seslenmeden rahat rahat çıkmışlardı. Hiçbir kapıya vurmadılar, kimseye seslenmediler. Rahat rahat çıktılar. Ama benim kızım uyanamadı bile. Yatağında ölü bulundu. Bize burada maval anlatıyor, ‘Giderken çocuk kurtarmış’ Ben orada çocuğumu bulduğumda akşam saat 18.30’du. Ben çocuğumu morgdan alamadım. Kızarmış tavuk dorsesinin içinden teslim aldım.”

Olaydan bu yana nefes almak bile zor geliyor bana. Koskoca otelde layıkıyla görevini yapan tek bir kişi bile yokmuş. Adaletin sağlanmasını ve başka bir annele kızını tavuk dorsesinden almak zorunda kalmamasını diliyorum.” ifadelerini kullandı.